Bugün size emeklilikten, o uzun yılların ardından hak ettiğimiz 'altın yıllar'dan bahsedeceğim. Evet, doğru duydunuz, emeklilik artık altın çağını yaşıyor! Nasıl mı? Hadi, bu müthiş gelişmeleri birlikte inceleyelim!

Öncelikle, yüzde 65'lik enflasyon karşısında, emeklilerimize yapılan yüzde 37.76 ve yüzde 49.45'lik zam haberini duymuşsunuzdur. Matematiksel bir deha olmasam da, bu oranların enflasyonun altında kaldığını söyleyebilirim. Ama endişelenmeyin, bu durum aslında emeklilerimiz için yeni kapılar açıyor!

Bir kere, emeklilik maaşları artık o kadar yüksek ki (en düşük SSK ve Bağ-Kur emeklisi aylığı 10.332 lira, en düşük memur aylığı 32.879 lira), emeklilerimiz ek iş bulma konusunda adeta birer uzman haline geldi. Kim demiş emeklilikte dinlenilir diye? Hayır, hayır, bu yeni dönemde emeklilerimiz, gençlerimize taş çıkartacak kadar çalışkan!

Peki, bu ek işler neler mi? Seçenekler sonsuz! Kimi emeklimiz markette kasiyerlik yapıyor, kimi parklarda çiçek satıyor, kimisi de sosyal medya fenomeni olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Unutmayın, her emekli bir girişimci ruh taşıyor içinde!

Ve tabii ki, bu durum emeklilerimizin sosyal hayatına da olumlu katkılarda bulunuyor. Marketler, parklar, sokaklar hepimizin buluşma noktası haline geldi. Kim bilir, belki de bu sayede komşuluk ilişkilerimiz yeniden canlanacak!

Şimdi, bazıları bu durumu eleştirebilir, "Emekliler açlık sınırında yaşıyor" diyebilir. Ama ben diyorum ki, hayır! Emeklilerimiz hayatın tadını çıkarıyor, her günü dolu dolu yaşıyor. Kim demiş emeklilik sıkıcı diye?

Gündelik hayatta bir ekmeği, bir paket sütü almak bile artık lüks sayılır oldu. Emeklilerimiz, her ayın başında gelen zamla birlikte, "Acaba bu ay ne kadar tasarruf yapmalıyım?" diye düşünmekten, hayatın tadını çıkarmaya pek vakit bulamıyorlar. Yaşam şartları, adeta bir hesap makinesine dönüşen yaşam tarzları, sadece temel ihtiyaçları karşılamak için yapılan hesaplar... İşte emeklilerimizin gerçekleri bu.

Sonuç olarak, sevgili emeklilerimiz, şapka çıkarıyorum. Bu ekonomik şartlar altında bile hayatı dolu dolu yaşamanın, her anını değerlendirmenin simgesi haline geldiniz. Ve gençlere de ilham veriyorsunuz: Emeklilikte de çalışmak, hayatın bir parçası olmak mümkün! Bunu da zaten haberlerde her gün görüyoruz!

Ve unutmayın, her zaman bir umut vardır. Belki bir gün, emeklilik maaşları gerçekten de hayat standartlarımızı yükseltecek düzeye ulaşır. Ta ki o güne dek, haydi, hep birlikte haykıralım: Durmak yok, işe devaaam !