Uçak seyahatlerinin artması özellikle yurt içinde bir çok vatandaşın hızlı seyahatini de kolaylaştırdı.
Önceden saatlerce yaptığımız otobüs yolculuklarını artık neredeyse unutmaya başladık bile. Oysa o yolculukların kendine ait bir tadı bir dokusu bir güzelliği hatta gizemleri bile vardı. Otobüsle yapılan yolculukların bir çoğu sonradan hafızamızın bir köşesine depolanıp zamanı geldiğinde eş dostla paylaşılan anıların başrolünü bile üstlendiği zamanlar olmuştur. Güzeldir otobüsler. Riskleri kadar, güzelliği de bünyesinde barındırır. Yeni dostlar, yeni yerleşim birimleri, yeni hayatlar tanır, hatta belki yeniden aşık bile olabilirsin otobüste. Babacan kaptanların yüzlerini görürsün..Molası vardır, çayları şirkettendir. Geç kalırsın bekler, erken gelirsin ilgilenir. Çok sıkıştığında durur, tek kuruş almadan yol boyunca kahve çay taşır. Hatta, çok nadir olsa da; herkes uyuduktan sonra gizli gizli sigara bile içersin. Yan yolcunun ilk muhabbetinin ilk sorusu olan " hayırdır yolculuk nereye" ile başlayan son cümlesinde "gelirsen beklerim" le biten insan sıcağını yudum yudum hissettiğin bir mecradır otobüs yolculukları.. Olumsuzlukları var mıdır? Elbette. O kadar da olsun diyecek türden.
Uçaklar hızlıdır. 15 saatlik yolu bir saatte bitirir. Kafanı uçak moduna geçmiş medeni kelepçe dediğimiz telefona gömüp inerken etrafa bakındığımız, yanımızdakinin bile adını sorma gereği duymadığımız, herkesin aynı yöne gittiği, aynı yerde indiği, insan sıcağını zerre hissedemediğimiz ya da her sohbetin yarım kaldığı metal uçan taşıtlar. İçtiğiniz suya, bir parça ekmeğe, koltuğa, her fazla kilo valize bile dünyanın parasını verdiğiniz, daracık tuvaletinde ezilip büzülüp ihtiyaç gördüğünüz teknolojik! Uçan metaller. Kaptanın sadece sesi var, görüntüsü hiç yoktur..
En kötüsü;
Uçaklar faşodur; Gözünüze baka baka sömürür. Sırf parası olduğu için business dediğiniz yerde oturan sosyetik abla ve abilerin ellerinde içki kadehleri, onları pış pışlayan özel hostesleri, dakika başı gelen özel yiyecek ve içecekleri, özel geniş koltukları, ve uyuduklarında üzerlerini örttükleri özel battaniyeleri. Özel Tuvaletleri..Uçakta bulunan 300 yolcunu gözünün önünde yaşanan bu kast sistemi bana göre faşoluk..