Bu hareketlilik içinde öne çıkan isimlerden biri de İyi Parti Belediye Meclis Üyesi Adayı Sibel Baysal oldu. Baysal, seçim kampanyasını "Birlikte Karar Veren Belediyecilik" ilkesi üzerine inşa ediyor ve şehir yönetiminde katılımcı bir yaklaşımı vurguluyor.
Baysal'ın seçim kampanyası boyunca vurguladığı anahtar ilke, "tek başına değil, mahalle sakinleriyle birlikte karar alacakları bir belediyecilik anlayışı"dır.
Baysal, bu ilke doğrultusunda şehrin yönetiminde mahalle sakinlerinin doğrudan katılımını esas alarak, şehrin geleceğini birlikte şekillendirmeyi hedefliyor.
İyi Parti Belediye Meclis Üyesi Adayı Sibel Baysal, yaptığı açıklamalarda Osmaniye'de yaşayan herkesin belediyenin karar alma süreçlerine dahil olma hakkına sahip olduğunu vurguluyor.
Bu nedenle, şehrin yönetiminde sadece seçilmişlerin değil, tüm mahalle sakinlerinin görüşlerinin alınması gerektiğine inanıyor.
Baysal, "Tek başına kararlar almak yerine, mahalle sakinlerimizin görüşlerini dinleyip, onlarla birlikte karar vermek, daha adil ve kapsayıcı bir belediyecilik anlayışını beraberinde getirir. İyi Parti olarak, Osmaniye'de herkesin sesini duyurabileceği bir yönetim modelini savunuyoruz" şeklinde konuşuyor.
Sibel Baysal'ın "Birlikte Karar Veren Belediyecilik" sloganı, Osmaniye'de demokratik ve katılımcı bir yönetim anlayışının simgesi olarak görülüyor.
Kadın aday olması nedeniyle kadınlardan ve gençlerden büyük ilgi gören Baysal'ın, şehirdeki toplumsal katılımı artıracak ve şeffaf bir yönetim anlayışını benimseyerek, şehrin geleceğini halkla birlikte şekillendirecek önemli bir aday olduğu düşünülüyor.
Sibel Baysal'ın vurguladığı gibi, "Birlikte Karar Veren Belediyecilik" ilkesiyle yola çıkan bir Osmaniye, daha yaşanabilir, daha adil ve daha kapsayıcı bir şehir olma yolunda önemli bir adım atmış olacak gibi görünüyor.
Baysal'ın seçilmesi durumunda, şehrin yönetimi daha katılımcı, şeffaf ve halkın güvenini kazanmış bir yapıya kavuşabilir.