Buğday hasadı başlamış olmasına rağmen, buğday alım fiyatlarının geç açıklanması, Osmaniye'deki çiftçiler arasında büyük bir endişeye neden oldu.

 Hasadı başlamış olmasına rağmen, buğday alım fiyatlarının geç açıklanması, Osmaniye'deki çiftçiler arasında büyük bir endişeye neden oldu.  Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO), sonunda alım fiyatlarını belirledi, ancak çiftçilerin beklentilerini karşılayacak düzeyde olmadığı görüldü.
Ekmeklik buğdayda alım fiyatı ton başına 9 bin 250 lira (289 dolar), durum buğdayında 10 bin lira (310 dolar), arpada ise 7 bin 250 lira (225 dolar) olarak belirlendi. Bu rakamlar, geçen yıla oranla ekmeklik buğday için yüzde 14, durum buğdayı için yüzde 11, arpa için ise yalnızca yüzde 4 artış anlamına geliyor. Bu artışlar, üretim maliyetlerindeki ciddi yükselişler dikkate alındığında, çiftçilerin maliyetlerini karşılamaktan oldukça uzak kalıyor.

Osmaniye'de Buğday Hasadı Ve Ekonomik Önemi (3)Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi'ne (Tarım-ÜFE) göre, tarım üretimindeki yıllık maliyet artışı Mayıs 2024 itibarıyla yüzde 60,77 olarak belirlenmişti. Devletin resmi kurumu, tarım üretim maliyetlerinde yüzde 61 artış olduğunu belirtirken, bu maliyetlere maruz kalan üreticilere buğday fiyatında yüzde 11-14, arpa fiyatında ise yüzde 4 zam yapılması, çiftçileri büyük bir hayal kırıklığına uğrattı.

Karatepe Köyünde Buğday Hasadı Başladı (1)Desteklerin Yetersizliği
Açıklanan bu alım fiyatları, taban fiyat değil, tavan fiyat olarak algılanmakta ve TMO'ya ürünlerini veremeyen çiftçiler, tüccarların verdiği daha düşük fiyatlara mahkum olmaktadır. Ayrıca, Çiftçi Kayıt Sistemine (ÇKS) kayıtlı çiftçiler için buğday başına ton başına 1750 lira, arpa için 750 lira destek verilmesi kararlaştırıldı. Ancak, ÇKS'ye kayıtlı olmanın getirdiği yükümlülükler nedeniyle birçok çiftçi bu sisteme üye olamamakta ve dolayısıyla bu desteklerden de mahrum kalmaktadır.

Karatepe Köyünde Buğday Hasadı Başladı (5)Çiftçilerin Tepkileri ve Ziraat Odalarının Görüşleri
TZOB Başkanı Şemsi Bayraktar:

"Buğday çiftçimize bu yıl pozitif ayrımcılık yapılmasını beklerken, dün akşam açıklanan fiyat üreticilerimizde hayal kırıklığı yaşattı. Açıklanan düşük alım fiyatı, ülke genelinde hasadın artması ile birlikte şuan piyasada oluşan fiyatların gerilemesine neden olacaktır. Açıklanan fiyat ne üretim maliyetleri ne de yüzde 75,45'i bulan enflasyon rakamları ile bağdaşmaktadır. Çiftçilerimize bu fiyatı izah edemeyiz, edemiyoruz. Oda başkanlarımız illerinde milletvekillerine ulaşarak fiyata müdahale edilmesini bekliyor. Buğdayda fiyatlar bir an önce revize edilmelidir."

Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Genel Başkanı Baki Remzi Suiçmez:
"Üretimin devam edebilmesi için üretim maliyetlerinin üstünde bir alım fiyatı ile kar ederek gelecek yıllarda da önünü görerek üretim yapması bir zorunluluk. Buğday, arpa fiyatları geç açıklandı. Mazot, tohum, gübre, sulu tarım alanlarında sulamada kullanılan elektrik dahil girdilerin yüzde 50 civarında arttığı bir ortamda bizim maliyet hesabımız 11 liraydı. Çiftçi kârı yüzde 20 artı refah kârı ile bizim talebimiz 15 liraydı. Türkiye Ziraat Odaları Birliği'nin maliyet hesabı 10 lira 87 kuruştu. Dünkü açıklanan fiyatlar tamamen maliyetin altında oluşan ve önümüzdeki yıllarda zaten bu üretim alanlarındaki azalış ve çiftçinin artık ekmemesi boyutunda üretimde azalmanın yaşanacağı anlamına gelir."

Karatepe Köyünde Buğday Hasadı Başladı (9)Türkiye Ziraatçılar Derneği Genel Başkanı Hüseyin Demirtaş:
"Geçmişte üretim pazarımız vardı, buğday ihraç ederdik. Şimdi yaş sebze ve meyve hariç hemen hemen tüm ürünlerde bağımlı hâle geldik. Buğday alım fiyatının en az tarımsal enflasyonun altında olmaması lazım sürdürülebilir üretim için. En az 15 lira olması lazımdı. 15 liranın altında olması çiftçiyi bıktırır. Mazot, tohum, gübre, sulamada yıllık yüzde 60'ın altında artış var mı? Buğday zaten geçen sene 9 liraydı, bu ayıp bir şey. Yani 'Üretimden çekil' diyor çiftçiye. Buğday ithal ediliyor. Avrupalı çiftçilere kucak dolusu döviz ödeyeceğiz."

Sonuç
Açıklanan buğday alım fiyatları, üretim maliyetlerinin altında kalması nedeniyle çiftçileri zor durumda bırakmaktadır. Üretim maliyetlerindeki artışlar göz önüne alındığında, hükümetin belirlediği fiyatlar, çiftçilerin geçimlerini sağlamalarına ve tarımsal üretimi sürdürmelerine imkan tanımamaktadır. Bu durum, uzun vadede Türkiye'nin tarımsal üretimini ve gıda güvenliğini tehlikeye sokabilir. Hükümetin ve ilgili kurumların bu konuda çiftçilerin taleplerini dikkate alarak, alım fiyatlarını yeniden değerlendirmeleri büyük önem taşımaktadır.

Karatepe Köyünde Buğday Hasadı Başladı (7)Çiftçilerin bu duruma tepkileri ve ziraat odalarının görüşleri, tarım sektöründeki sorunların çözümü için daha kapsamlı ve sürdürülebilir politikaların geliştirilmesi gerektiğini göstermektedir. Türk tarımının geleceği için, üreticilerin desteklenmesi ve üretim maliyetlerinin karşılanabilir seviyelerde tutulması, hayati önem taşımaktadır.