Sosyal medyada video içeriklerin hızlı tüketilmesi, televizyonda uzun süren konuşmaların dikkat dağıtıcı olması ve YouTube'da bol konuşmalı çalışmaların popüler olması gerçekten dikkat çekici bir durum. Görsel ve işitsel uyarıcılarla dolu bu ortamların bilgiyi daha etkili ilettiği düşünülse de, bu bilgilerin kalıcı olup olmadığı konusu tartışmalıdır.

Gazetecilik, yazarlık ve kitap okuma alışkanlıklarının azalmasıyla birlikte bilginin nasıl kaydedileceği ve aktarılacağı önemli bir sorun haline gelmiştir. Ancak, iyiki yazmayı seven kişiler var varlıkları önemli bir avantajdır. Yazılı ifade, düşüncelerin derinlemesine anlaşılmasına ve kalıcı hale gelmesine yardımcı olabilir.

İzlediğim videoların veya okuduğum yazıların ne kadarını hatırladığım konusunda genelleme yapmak zor. Ancak, genel olarak okuma, bilgiyi daha uzun süreli hafızada tutma konusunda avantajlı olabilir. Görsel ve işitsel uyarıcılarla öğrenme anında etkili olabilir, ancak yazılı bilgi, daha sonra başvurmak veya derinlemesine anlamak için kullanılabilir.

Tarihi kaydetme konusunda, yazılı ifadenin kalıcılığı ve belgeleme yeteneği önemlidir. Bu nedenle, yazma alışkanlığı olan kişilerin tarih kaydına önem vermesi ve bu konuda katkıda bulunması önemlidir. Bilgiye erişim hızlı olsa da, bu bilgilerin bir yerde yazılı olarak kaydedilmesi, gelecek nesillere aktarılması ve geçmişin anlaşılması için önemlidir.