Genel-İş Sendikası Mersin Şube Başkanı Kemal Göksoy, yaptığı açıklamada, "Zamlar ve vergi artışları durmak bilmiyor. Seçimlerden önce kaşıkla verilen ne varsa şimdi kepçeyle, kazanla geri alınıyor. Milyonların verdiği geçim savaşı ile ilgili olarak bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi olağanüstü toplanıyor. Meclis olağanüstü toplanırken biz susmuyoruz. Türkiye'nin dört bir yanında DİSK'li işçilerin sesi yükseliyor. Bugün işçiler konuşacak, bugün herkes işçileri dinleyecek, çünkü ne zorluklar yaşadığımızı biz biliyoruz. Bu zamlarla, bu vergilerle geçinemiyoruz! Enflasyonun sıfıra düştüğünü ilan edenlerin masallarına karımız tok: Çarşıda, pazarda, markette, faturalarda karşı karşıya kaldığımız gerçeği biz biliyoruz." şeklinde konuştu.
Düşük gösterilen TÜİK enflasyonu yüzünden alım güçlerini kaybettiklerini belirten Göksoy, "Türk Lirası hızla değer kaybettikçe her gün daha da yoksullaşıyoruz. Paramız pul oldukça, emeğimiz ucuzluyor, satın alma gücümüz azalıyor, ülkemiz fakirleşiyor. Türkiye'nin tüm değer ve güzellikleri, ülkemizin tüm kaynakları yabancı sermaye ve dolar milyarderleri için kelepir mala dönüşüyor. Paramız değer kaybettikçe bu ülke daha yoksul ve daha bağımlı hale geliyor. Dünya bizi kıskanıyormuş. Neyimizi kıskanıyorlar?
- Dünyanın ucuz emek cenneti haline dönüştürülmesini mi?
- Tüm ücretlerin asgari ücret düzeyine çekilmesini mi?
- Asgari ücretin ortalama ücret haline gelmesini mi?
- Neyimizi kıskanıyorlar?
- Avrupa'da en düşük asgari ücretin Türkiye'de olmasını mı?
- İşçileri düşük ücretlere mahkum etmek için sendikal hakların gasp edilmesini mi?
Dünyada grev ve örgütlenme hakkının en çok gasp edildiği 10 ülkeden biri olmamızı mı? Emekliler bu ülkenin yurttaşı değil mi? Yıllardır emek vermiş, çalışmış, üretmiş, alın teri dökmüş milyonlarca emekli açlığa mahkum edildi bu ülkede. Emekliler asgari ücretin bile altındaki 7 bin 500 liraya layık görüldü. Adalet nerede, insanlık nerede, vicdanlar nerede? Gelirde adalet olmadığı gibi vergide de adalet yok." ifadelerini kullandı.
Düşük belirlenen vergi dilimleri yüzünden milyonlarca işçinin yıl içinde üst vergi dilimine geçtiğini anlatan Göksoy, "Patronların vergileri sıfırlanırken, biz dilim dilim soyuluyoruz. KDV-ÖTV gibi tüketimden alman dolaylı vergilerin arttırılması ile yük yine bizim sırtımıza biniyor. Soruyoruz: İşçiyle patronun aynı oranda vergi vermesi adil mi? Patronlar kar rekorları kırarken, bizim cebimize uzanan elleri uyarıyoruz!
Yeter Artık! Geçinemiyoruz
Yeter artık! Geçinemiyoruz, geçinemiyoruz, geçinemiyoruz! Yeter artık! Bitsin bu suskunluk! Havaya kalksın yumruklarımız! Bizler bunu hak etmiyoruz. Bu ülkenin tüm değer ve güzelliklerini üretiyoruz ve hakkımız istiyoruz. Zengini daha zengin, yoksulu daha yoksul yapan bu düzene karşı sesimizi yükseltiyoruz. Gelirde adalet, vergide adalet istiyoruz! KDV-ÖTV gibi adaletsiz dolaylı vergiler düşürülsün. Gelir vergisi tarife ilk dilim oranı ücretlilerde yüzde 10'a düşülsün. Ücretlerden ve tükettiklerimizden değil, kardan, ranttan daha fazla vergi alınsın. Kazananın az, çok kazanın çok vergi ödediği bir vergi düzeni kurulsun. En düşük emekli aylığı asgari ücret düzeyine çekilsin ve tüm emekli aylıkları bu oranda artırılsın. İşçi sınıfının yaşadığı gelir kaybını telafi etmesinin en önemli yolu, sendika ve grev hakkıdır. Bu hakların kullanımı önündeki tüm engeller kaldırılsın. Belediye şirket işçileri de gerçek kamu işçileri olarak ta hakkımızı istiyoruz." diyerek sözlerini tamamladı.