SGK, üzerinde haciz, şerh veya ipotek bulunan taşınmazların devrinin mevzuat gereği mümkün olmadığını vurgularken, Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin (ABB) konuya ilişkin iddialarına yanıt verdi.
SGK tarafından yapılan açıklamada, belediyelere yönelik herhangi bir ayrımcılık yapılmadığı ve bugüne kadar 1200'den fazla gayrimenkul devir işleminin gerçekleştirildiği belirtildi. Ancak, bu devrin sadece haciz, şerh veya ipotek bulunmayan taşınmazlarla yapıldığı ifade edildi. "Keyfi uygulamalarla değil, kanunlar çerçevesinde yönetiliyoruz" denilen açıklamada, SGK'nın devralacağı taşınmazların satış kabiliyeti olması gerektiği ifade edilerek, belediyelerin borç ödeme sürecinde şeffaflık çağrısı yapıldı.
Öte yandan, ABB'nin konuya ilişkin açıklaması ise tartışmaları alevlendirdi. Belediye, SGK’ya teminat olarak sundukları 572 taşınmazın görmezden gelindiğini öne sürerken, özellikle Ulus'taki Anafartalar Çarşısı'nın durumu dikkat çekti. ABB, söz konusu çarşının içerisinde tuvalet ve deposunun da bulunduğunu, ancak bu gibi detayların "gerçek dışı iddialarla" çarpıtıldığını savundu.
Anafartalar Çarşısı'nın 1 milyar 193 milyon lira değerinde olduğunu ve üzerine 3 milyon lira haciz konduğunu belirten ABB, SGK’nın bu arsaları kabul etmemesini eleştirdi. Belediye, SGK'nın, "silkeleyin" talimatıyla hareket ettiğini ve değerinden düşük bir haciz tutarını dikkate almaktan kaçındığını iddia etti.
Bu karşılıklı açıklamalar, borç yapılandırma sürecinde belediyeler ile SGK arasında yaşanan gerginliği gözler önüne seriyor. Kamuoyunda tartışmalara yol açan bu durum, sadece Ankara Büyükşehir Belediyesi ile değil, diğer belediyelerle de SGK'nın uygulamaları arasındaki mesafeyi artırmış görünüyor. Belediyeler, borçlarını kapatma adına daha esnek bir yaklaşım talep ederken, SGK ise yasal çerçevede hareket etme konusunda kararlı.
Her iki taraf da çözüm arayışını sürdürürken, bu gerilimli süreçte ilerleyen günlerde daha fazla açıklama yapılması bekleniyor.
