Osmaniye’de Cumhuriyet Değerlerine Dair Önemli Konferans
Osmaniye’de Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) tarafından düzenlenen konferansta, Prof. Dr. Hurşit Güneş, "Atatürk’ün İki Büyük Eseri" başlıklı konuşmasıyla Cumhuriyet'in kuruluş sürecini, laik devlet yapısının temellerini ve günümüzde karşı karşıya olduğu tehditleri ele aldı.
Konferansa siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşları (STK) ve vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Güneş, Cumhuriyet’in kazanımlarının korunması gerektiğine vurgu yaparak, özellikle eğitim, hukuk ve ekonomik alanlardaki sorunların Cumhuriyet değerlerine zarar verebileceğine dikkat çekti.
Cumhuriyet’in Temelleri ve Atatürk’ün Mirası
Prof. Dr. Hurşit Güneş, konuşmasında 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet’in ilan edilmesinin yalnızca bir rejim değişikliği olmadığını, aynı zamanda Osmanlı’dan miras kalan unsurların modern bir ulus devlet yapısına dönüştürülmesi anlamına geldiğini belirtti.
Güneş, bu sürecin yalnızca Türkiye’yi değil, Orta Doğu, Balkanlar ve Kafkaslar'daki dengeleri de değiştirdiğini, Osmanlı sonrası kurulan yeni düzenin birçok devlet için model oluşturduğunu ifade etti.
Laiklik ve Bireysel Özgürlüklerin Güvencesi
Cumhuriyet’in en önemli yapı taşlarından biri olan laiklik, konferansın öne çıkan başlıklarından biri oldu. Güneş, laik devlet anlayışının bireysel özgürlüklerin güvencesi olduğunu belirterek şu ifadelere yer verdi:
“Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti'ni laik bir devlet olarak inşa etmiştir. Din ile devlet işlerinin kesin olarak ayrılması, bireylerin inanç özgürlüğünü güvence altına almış ve toplumsal huzuru sağlamıştır.”
Güneş, Türkiye’de 2023 yılı itibarıyla cami sayısının 89.817’ye ulaştığını ancak laikliğin devlet yapısındaki yerinin tartışmaya açılmaması gerektiğini ifade etti.
Eşit Vatandaşlık ve Fırsat Eşitliği
Cumhuriyet'in en önemli reformlarından birinin her vatandaşın eşit haklara sahip olması olduğunu belirten Güneş, özellikle eğitim ve sağlık alanındaki dönüşüme dikkat çekti:
“Eğitim ve sağlık hizmetlerinin ücretsiz hale getirilmesi, vatandaşlar arasında eşitliği sağlamış ve toplumsal kalkınmanın önünü açmıştır. Cumhuriyet, herkesin eşit şekilde devlet hizmetlerinden faydalanmasını garanti altına almıştır.”
Bu bağlamda, özellikle eğitim sistemindeki gerilemelerin Cumhuriyet değerlerine zarar verdiğini belirtti.
Atatürk’ün Çağdaşlaşma Hamleleri
Konferansta, Atatürk’ün çağdaşlaşma adımları da detaylı bir şekilde ele alındı. Güneş, Cumhuriyet’in ilk yıllarında gerçekleştirilen toplumsal, siyasal ve ekonomik reformların, Türkiye’nin modernleşmesini sağladığını vurguladı.
Bu reformlar arasında öne çıkanlar:
📌 Tevhidi Tedrisat Yasası (1924): Eğitimde birlik sağlandı.
📌 Şapka Kanunu (1925): Kılık kıyafet reformu gerçekleştirildi.
📌 Harf İnkılabı (1928): Latin alfabesine geçildi, okuryazarlık oranı artırıldı.
📌 Soyadı Kanunu (1934): Bireysel kimlikler güçlendirildi.
Bu reformların, Türkiye’nin batılı ve çağdaş bir devlet olmasını sağladığını ifade eden Güneş, bu kazanımların korunması gerektiğini belirtti.
Günümüzde Cumhuriyet Değerlerine Yönelik Tehditler
Prof. Dr. Hurşit Güneş, Cumhuriyet değerlerinin günümüzde çeşitli tehditlerle karşı karşıya olduğunu vurguladı. Bunlar arasında:
- Ulusal bağımsızlık sorunları: Akdeniz’deki deniz yetki alanları ve bölgesel riskler.
- Eğitimde gerileme: Eğitim sistemindeki değişikliklerin laik ve bilimsel eğitime zarar vermesi.
- Hukukun üstünlüğü sorunları: Yargı bağımsızlığının zayıflaması.
- Ekonomik dengesizlikler: Artan gelir adaletsizliği ve ekonomik krizler.
Güneş, bu sorunların çözülmemesi halinde, Cumhuriyet’in temel ilkelerinin zayıflayabileceğini ifade etti.
"Cumhuriyetin Geleceği İçin Değerlerimizi Korumalıyız"
Konferansın sonunda, Cumhuriyet’in değerlerinin korunmasının Türkiye’nin çağdaş bir devlet olarak yoluna devam etmesi için hayati önem taşıdığı vurgulandı.
Prof. Dr. Hurşit Güneş, şu mesajla konuşmasını tamamladı:
“Cumhuriyetin değerleri tehdit altındadır. Ancak, bu değerlerin korunması, Türkiye’nin çağdaş bir devlet olma yolundaki en önemli teminatıdır.”
Osmaniye’de düzenlenen bu konferans, katılımcılardan büyük ilgi gördü ve önemli tartışmalara yol açtı. Cumhuriyet değerlerinin güçlendirilmesi için toplumun her kesiminden katkı sağlanması gerektiği bir kez daha vurgulandı.
