Bu 3 günlük kanyon keşif faaliyetinde, toplamda 9 kilometrelik bir alan tarandı ve 19 şelale keşfedildi. Bu şelaleler arasında en yüksekleri sırasıyla 30, 20, 15 ve 12 metre yüksekliğinde bulunuyor. Bununla birlikte, 5 metreden daha kısa olan birçok şelale kayda alınmadı.
Uzman ekip, kanyonun suyunun kimyasal özellikleri ve temizliği bakımından eşi benzeri olmadığını ve suyun berraklığı ile temizliğinin muhteşem olduğunu belirtti. Bu vadinin tam ortasında, dağın iki yamacından kükürtlü ve mineralli sıcak suların karıştığı, içilebilir nitelikte ve berraklığa sahip bir su kaynağı bulunuyor. Bunun yanı sıra su karışımından sonra kanyonun devamında traverten oluşumları da gözlemlendi.
Kanyonun zengin doğal yaşamı da dikkate alındığında, sadece Amanoslar'a özgü olan kuyruklu kurbağaların yanı sıra birçok endemik bitki ve hayvan türü de gözlemlendi.
Kanyonun zorluk derecesi, su için 4 derece, dikey zorluk için 5 derece ve görsel güzellik için ise dünya çapında en iyi kalite olan 3 yıldız olarak değerlendirildi.
Bu unutulmaz doğa keşfinin gerçekleşmesine katkı sağlayan Doğa Koruma Milli Parklar Şube Müdürlüğü, Orman İşletme Müdürlüğü ve Türkiye Dağcılık Federasyonu gibi kurumlar ve uzmanlar büyük bir başarıya imza attı.