OSMANİYE ATATÜRK ANITI’NDA YÜKSELEN SESLER
Eğitim Gücü Sendikası Osmaniye İl Temsilcisi Ahmet Kıraç ve sendika üyeleri, Osmaniye Atatürk Anıtı önünde toplanarak, öğretmenlerin yetersiz maaşlarını iyileştirme taleplerini bir kez daha dile getirdi. Kıraç, açıklamasında öğretmenlerin yaşam koşullarının giderek zorlaştığını ve maaş artışlarının bu zorlukları hafifletmeye yetmediğini ifade etti.
YOKSULLUK SINIRINA KARŞI MÜCADELE
Kıraç, Türkiye'deki yoksulluk sınırının 66 bin lirayı geçtiğine dikkat çekerek, "Bugün, öğretmenlerin maaşları ile kira ödedikten sonra ellerinde neredeyse hiçbir şey kalmamaktadır. En düşük kira bedelinin 15 bin lira ile 25 bin lira arasında olduğu bir ülkede, öğretmenler geçim sıkıntısı çekmektedir. Ayrıca, yıl ortasında devreye giren vergi dilimleri, maaşlarımızı daha da düşürmekte ve eğitim çalışanlarını daha da zor durumda bırakmaktadır" dedi.
Kıraç, eğitim emekçilerinin, yüksek enflasyon karşısında maaşlarının alım gücünü kaybettiğini ve yıllardır yapılan zammın, yalnızca enflasyon farkı adı altında gösterilen bir düzenleme olduğunu ifade etti. "Sözde yapılan artışlar, gerçekte halkın alım gücünü korumaya yetmiyor. Eğitim çalışanları her geçen yıl daha fazla yoksullaşmakta ve sistematik bir şekilde yoksulluğa mahkûm edilmektedir" diye konuştu.
VERGİ ADALETSİZLİĞİNE TEPKİ
Kıraç, maaşlar üzerindeki yüksek vergi yüküne de dikkat çekerek, "Vergi adaletsizliği son bulmalıdır. Eğitim çalışanlarının maaşları üzerindeki ağır vergi yükü, emeğimizin karşılığını gasp etmektedir. Yıl içinde uygulanan artan vergi dilimleri maaşlarımızı daha da eritmekte ve eğitim emekçilerini derin bir çaresizliğe sürüklemektedir. Vergi dilimleri sabitlenmeli ve bu adaletsizlik son bulmalıdır" dedi.
OCAK ZAMMI YETERSİZ
Ocak ayında yapılması beklenen yüzde 12'lik maaş artışının, eğitim çalışanlarının kayıplarını telafi etmeyeceğini vurgulayan Kıraç, bu zammın yalnızca sembolik bir düzenleme olacağına işaret etti. Kıraç, "Yüksek enflasyon ve artan yaşam maliyetleri karşısında bu sözde artış, eğitim çalışanlarının gerçek sorunlarına çözüm getirmemektedir. Alım gücümüzü artıracak köklü ve adil düzenlemeler artık kaçınılmazdır" diye ekledi.
MAAŞ BORDROLARINI YAKTILAR
Bugün yapılan açıklamada sendika üyeleri, maaş bordrolarını sembolik olarak yakarak, eğitim çalışanlarının emeğinin karşılığını alamadığını ve hak ettikleri yaşam koşullarına kavuşana kadar mücadeleyi bırakmayacaklarını belirtti. "Maaş bordrolarımızı yakıyoruz çünkü bu belgeler, emeğimizin karşılığının verilmediğini gösteren belgelerdir" diyen Kıraç, "Bizim taleplerimiz nettir. Eğitimin geleceği, eğitim çalışanlarının huzuru ile şekillenir. Geçim sıkıntısıyla boğuşan bir eğitimciden kaliteli bir eğitim sunması beklenemez" şeklinde konuştu.
ADİL DÜZENLEMELER TALEP EDİLİYOR
Kıraç, son olarak, öğretmenlerin ve eğitim çalışanlarının maaşlarının yoksulluk sınırının üzerinde olması gerektiğini, vergi dilimlerinin sabitlenmesi ve alın terine saygı gösterilmesi gerektiğini vurguladı. "Alım gücümüzü koruyacak, insanca yaşamı mümkün kılacak adil düzenlemeler derhal hayata geçirilmelidir. Biz, hakkımızı alana kadar kararlılıkla mücadelemize devam edeceğiz" diyerek sözlerini sonlandırdı.
Eğitim Gücü Sendikası üyelerinin tepkileri, eğitim sektöründeki maaş ve çalışma koşullarına dair daha geniş bir toplumsal tartışma başlatmayı hedefliyor.