WhatsApp, Signal gibi popüler mesajlaşma uygulamalarını hedef alan yeni bir taslak yönetmelik, kamuoyuna yansıdı. Daha önce sosyal medya devleri Twitter, Facebook ve TikTok gibi platformlarla ilgili yapılan yasal düzenlemelere benzer bir yaklaşımın, şimdi de bu hizmetler için uygulanması bekleniyor.
Bilişim hukukçusu Prof. Dr. Yaman Akdeniz, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) tarafından yayımlanan yeni düzenleme taslağını duyurarak, bu yönetmeliğin, daha önceki sosyal medya düzenlemelerine benzer bir yaklaşım taşıdığını belirtti. Yeni düzenlemeye göre, WhatsApp ve Signal gibi şebeke üstü hizmet sunan platformlar, Türkiye'de şirket kurmaya zorlanacak. Kurulacak şirketler, Türk yasalarına uygun olarak yetkilendirilecek, aksi takdirde platformlara bant daraltma ve erişim engelleme gibi ağır yaptırımlar uygulanacak.
İletişim Özgürlüğüne Müdahale Mi?
Yeni taslağın en dikkat çekici özelliği, dijital haberleşme özgürlüğünü tehdit etme potansiyeli taşıyor olması. WhatsApp ve Signal gibi uygulamalar, dünya çapında milyonlarca kullanıcıya hizmet veriyor ve özellikle Türkiye’de yoğun bir şekilde tercih ediliyor. Uzmanlar, bu tür düzenlemelerin, kullanıcıların bu platformlardan faydalanmasını zorlaştıracağına dikkat çekiyor. Prof. Dr. Akdeniz, "Bu servislerin Türkiye'deki operasyonlarını engellemek, bant daraltma veya erişim engelleme gibi yaptırımlar uygulamak, aslında milyonlarca kullanıcının bu platformları kullanmasının önüne geçmek anlamına gelecek. Yasal olarak meşru bir zemine oturtulmuş bu düzenlemeler, dijital iletişimin önündeki en büyük engellerden biri olabilir" şeklinde uyarılarda bulundu.
Dijital Düzenlemelerin Siyasi Ardaları
Yeni düzenleme taslağının, seçim öncesinde dijital iletişimin kontrol altına alınmasına yönelik bir hamle olduğu da sıkça dile getirilen bir görüş. Sosyal medya ve dijital platformlar, son yıllarda önemli bir etki alanı haline geldi. Özellikle WhatsApp ve Signal gibi güvenli mesajlaşma servislerinin, kullanıcıların devletle iletişim kurmalarını sağlayan önemli araçlar olduğu düşünülüyor. İktidar, bu platformları siyasi bir tehdit olarak görerek, onları seçim öncesi daha sıkı bir denetim altına almak isteyebilir.
Bunun yanı sıra, Meta gibi küresel şirketlerin Türkiye'deki düzenlemelere boyun eğmesi, gelecekte benzer baskıların diğer dijital platformlara da uygulanmasının kapısını aralayabilir. Prof. Dr. Akdeniz’in belirttiği gibi, “Eğer küresel şirketler, Türkiye'deki düzenlemelere karşı şeffaf bir tavır sergilemez ve taleplerini yerine getirmezlerse, bu tip müdahaleler ve yasal düzenlemeler artarak devam edebilir."
Bant Daraltma ve Erişim Engellemeleri: Kullanıcılar Ne Yapacak?
Eğer bu düzenlemeler yasalaşırsa, WhatsApp ve Signal gibi uygulamaların Türkiye’deki erişim süreçleri ciddi şekilde kısıtlanabilir. Bant daraltma ve erişim engelleme gibi yaptırımlar, milyonlarca kullanıcının iletişim kurmasını zorlaştırabilir ve birçok kişi, alternatif uygulamalara yönelmek zorunda kalabilir. Bu durum, dijital özgürlüklerin daha fazla kısıtlanmasına ve halkın haberleşme haklarının ihlali anlamına gelebilir.