Son yazımızda son pişmanlık neye yarar diye sorduk, okuyucularımız gerçek hayatı anlattığı için çok güzel geri dönüşler aldım.

Bu yazımızda hayal kurmaktan bahsedeceğim. Çok genel olarak anlatmak istiyorum, çünkü farkında mıyız bilmiyorum ama toplum olarak hayal kurmayı bıraktık. Şimdi bu yazıyı okurken diyeceksiniz ki hayal kuracak halimiz mi kaldı? Hayatın gerçeklerinin farkında değil misin? Elbette ki farkındayım. Aynı zorlukları bende yaşıyorum.

 Eylül ayında yazmış olduğum 'Eğitimde Başarının Anahtarı' kitabım basıldı. Eylül ayından bu yana altı bine yakın gence söyleşi yaptım, kitabım yüzlerce okura ulaştı. Gittiğim söyleşide gençler soruyor hocam sizde hayal kuruyor musunuz diye? Onlara diyorum ki 'hayal kurmasam emin olun burada olmazdım'. Gerçekten hayal kurmadan insan harekete geçemez.

Engellerden bahsettim, mesela artık kitap okuma konusunda çok büyük çalışmalar yapmamız gerekiyor, teknoloji kitap okuma oranımızı azaltmaya başladı, kitap okuma konusu bambaşka bir konu ama yeri gelmişken bahsetmek istedim. İnsanların hayal kurmadığı toplum yıkılmaya başlar, o yüzden toplum olarak kendimize bazı konularda telkinler vermemiz gerekiyor.

 Yazı dizimde her hafta bir konuya giriş yapıyorum, konuların hepsi çok detaylı konular, ben parçadan bütüne doğru bir anlatım yapıyorum. Konulara şu an yavaş yavaş girişler yaptım, bu konular toplumun temel konuları.

 Hepsi birbirinden kıymetli, daha sonra giriş yaptığım konuların detaylarına inmeye başlayacağım ama burada okurlarıma da bu konular hakkında araştırmalar yapmasını istiyorum, yani bir nevi balık vermiyorum balık tutmalarını istiyorum. Hayal kurma konusuna girişi son olarak "İnsan dünyada Hayal ettiği kadar vardır " Diyorum