Açıklamada, Türkiye ekonomisinde süregelen yüksek enflasyonun düşük gelirli kesimler üzerindeki yıpratıcı etkisinin toplumsal adalet açısından önemli bir mesele olduğu ifade edilerek, asgari ücretin enflasyon oranına göre güncellenmesi gerektiği belirtildi. Özellikle dar gelirli vatandaşların yüksek enflasyon karşısında daha da zor duruma düştüğüne dikkat çeken ekonomistler, toplumsal dengenin korunması için acil adımlar atılmasının gerekliliğine vurgu yaptı.
Sosyal Denge ve Gelir Adaleti
Raporda, asgari ücret artışının Temmuz ayında gerçekleştirilmesine karşın 2025 için yüzde 25’lik enflasyon tahmini üzerinden yeni bir düzenleme yapılmasının, dar gelirli vatandaşlar üzerindeki olumsuz etkileri artıracağı öne sürüldü. Ekonomistler, bu yöntemin sosyal dengenin sağlanmasını zorlaştırdığı ve gelir adaletini tehdit ettiğini belirtti.
Ekonomistler ve akademisyenler ayrıca, asgari ücretin belirlenmesinde “gerçekleşen enflasyon” dikkate alınmadığı sürece sosyal devlet ilkelerinin ihlal edileceği uyarısında bulundu. Gelir artışlarının toplumsal dengeyi gözeterek yapılmasının önemine işaret eden uzmanlar, hükümete bu doğrultuda bir politika izlemesi çağrısında bulundu.
Bildiriyi İmzalayan Ekonomist ve Akademisyenlerden Öne Çıkan İsimler
Raporun altına imza atan uzmanlar arasında Boğaziçi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ceyhun Elgin, Kadir Has Üniversitesi’nden Prof. Dr. Erinç Yeldan, Ankara Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ahmet Makal ve Marmara Üniversitesi’nden Dr. Ahmet Yılmaz gibi tanınmış isimler bulunuyor. Bu grup, asgari ücret artışlarının enflasyonla uyumlu olarak güncellenmesinin sosyal adaletin sağlanmasında büyük rol oynayacağına inanıyor.
Bildiride, ekonomik politikaların düşük gelirli vatandaşların yükünü hafifletecek şekilde düzenlenmesi gerektiğine vurgu yapıldı. Ekonomistler, asgari ücretin gerçekleşen enflasyona göre düzenlenmesinin dar gelirli kesimlerin refahını korumak için hayati önem taşıdığını ifade ederek, hükümeti bu konuda adil ve duyarlı bir politika izlemeye davet etti.