Günümüzde medya pek çok dönüşüm geçiriyor; dijitalleşme, sosyal medyanın yükselişi ve bilgiye hızlı erişimin getirdiği yeni dinamikler medya dünyasını şekillendiriyor.
Ancak, bu dönüşümler arasında bir gerçek var ki, o da yerel basının öneminin asla azalmayacak olmasıdır. Yerel basın, toplumun temel taşıdır ve Osmaniye'nin yaşayan hafızasıdır.
Osmaniye'mizin hemen yerinde yerel gazete ile sıkça karşılaşırız. Bu gazeteler, sadece birer kağıt yığını değil, aynı zamanda Osmaniye'mizin nabzını tutan, tarihini yazan ve geleceğini şekillendiren birer kılavuzdur. Yerel basın, Osmaniye'mizin yaşayan hafızasıdır çünkü geçmişin izlerini taşır, günümüzün olaylarını yansıtır ve geleceğe dair yol haritası sunar.
Her köşe yazısında, her haberde yer alan yerel detaylar, aslında bir şehrin ruhunu ve karakterini yansıtır. Bir yerel gazetede kaybolan bir mahalle bakkalının hikayesi, bir kentlinin hayatını değiştiren bir kararın haberleşmesi, bir toplumun ortak sesiyle dile getirilen bir endişe... Tüm bunlar, yerel basının gücünü ve etkisini gösterir.
Yerel basın, sadece kentte yaşayanların günlük haber kaynağı değil, aynı zamanda birleştirici bir güçtür. Toplumun farklı kesimlerinden insanları bir araya getirir, ortak sorunlara ve çözümlere odaklanır, toplumsal dayanışma ve katılımı teşvik eder. Kentimizin kültürel ve sosyal dokusunu koruyarak, kentlinin kimliğini güçlendirir.
Ancak, yerel basının yok olmasıyla birlikte, bu güçlü bağlar zayıflayabilir ve toplumda bir boşluk oluşabilir. Kentin yaşayan hafızasının silinmesiyle, geçmişin izleri kaybolur ve geleceğe dair bir yol haritası çizmek zorlaşır. Bu nedenle, yerel basının korunması ve desteklenmesi, toplumumuzun sağlıklı bir şekilde büyümesi ve gelişmesi için kaçınılmadır.
Sonuç olarak, yerel basın, toplumun temel taşı ve yaşayan hafızasıdır. Onu korumak, güçlendirmek ve desteklemek, kentlerimizin geçmişini korumak ve geleceğe sağlam adımlarla ilerlemek için atılması gereken önemli bir adımdır. Unutmayalım ki, bir kentin gücü, yerel basının gücüyle ölçülür.