Osmaniye’nin Toprakkale ilçesinde çekilen bu fotoğraf, geçmişin sıcaklığını ve samimiyetini günümüze taşıyan bir kare. Büyük şehirlerin hızlı temposu ve modern alışveriş merkezlerine inat, Osmaniye’de mahalle aralarında dolaşan at arabası ile satış yapan satıcılar, adeta bir zaman tünelinden çıkıp gelmiş gibiler.

Mahalle aralarında yankılanan at nalı sesleri, çocukluğumuzun hatıralarını canlandırıyor. Sabahın erken saatlerinde mahalleye giren at arabaları, sebze, meyve ve kumaş gibi ürünleri kapınıza kadar getiriyor. Bu anlar, kent sakinleri için yalnızca bir alışveriş değil, aynı zamanda bir nostalji anıdır.

Seyyar Manav At Arabası

At arabasıyla satış yapan bu satıcılar, çocukluktan beri bu işi yapıyorlar. Babalarından devraldıkları bu geleneği, kendi çocuklarına da öğretmek istiyorlar. "Babam da at arabasıyla satış yapardı. Ben de onun izinden gidiyorum," diyor gözleri dolarak. Bu işin zorluklarını anlatsalar da, at arabasının nostaljik havası ve mahalle halkıyla kurulan sıcak bağlar, onları her gün yeniden yollara düşürüyor.

Son zamanlarda akaryakıt fiyatlarının artması, bu tür nostaljik yöntemlerin yeniden değer kazanmasına neden oldu. İnsanlar hem ekonomik hem de çevre dostu bu yönteme yöneliyor. At arabasıyla yapılan satışlar, büyük şehirlerde kaybolmuşken, küçük yerlerde hala canlılığını koruyor.

Osmaniye’nin dar sokaklarında yankılanan at nalı sesleri, yalnızca bir satış yöntemi değil, aynı zamanda kaybolmaya yüz tutmuş bir kültürün yeniden canlanışı. Bu sesler, büyük şehirlerde kaybolan samimiyeti ve komşuluk ilişkilerini hatırlatıyor bizlere. At arabası, sadece ürün değil, geçmişin sıcaklığını da taşıyor.

Muhabir: Rabia İlkay Yıldız