İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanacak olan Arslan için savcılık, 1 yıldan 7,5 yıla kadar hapis cezası talep etti.
İddianamedeki Suçlama
Savcılık tarafından hazırlanan iddianamede, Arslan’ın programdaki ifadelerinin, “toplumda kargaşa ve infial yaratacak nitelikte” olduğu ve “terör örgütleri tarafından gerçekleştirilebilecek eylemlere yönelik yol gösterici fikirler” içerdiği öne sürüldü.
Arslan, iddianamede yer alan savunmasında, sözlerinin maksadını aştığını belirterek, şu açıklamayı yaptı:
“Cümlelerim gelinen noktada her ne kadar maksadını aşmış olsa da kast ettiğim nokta şu idi; görevine yeni başlayan İçişleri Bakanı'na yönelik bir mesaj olabileceği düşüncesiydi. Ne programda ne de şu an ifademde terörü güzelleyici ya da meşru gösterici bir ibare kullanmam söz konusu olamaz. Meydana gelen eylemi burada da lanetliyorum.”
Avukatı Ülgen: “Siyasi İktidarın İki Yüzlü Tavrı”
Arslan’ın avukatı Celal Ülgen, dava sürecini eleştirerek, müvekkilinin suçsuz olduğunu savundu. Ülgen, konuyla ilgili açıklamasında şunları söyledi:
“Siyasi iktidar bir yandan yumuşama politikası izlerken, diğer yandan yeni yasa tasarılarıyla ağır ceza yaptırımları getiren düzenlemeler hazırlıyor. Bu iki tutum birbiriyle çelişiyor. Ayşenur Arslan’a yöneltilen suçlama da bu çelişkinin bir yansımasıdır.”
Yargı Süreci Başlıyor
Ayşenur Arslan, önümüzdeki günlerde İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıkacak. Dava, ifade özgürlüğü ve medya üzerindeki baskılar konusundaki tartışmaları yeniden gündeme taşıdı.
Kamuoyu, davanın seyrini ve mahkemenin vereceği kararı yakından takip ediyor. Arslan’ın savunması ve mahkeme sürecinde ortaya çıkacak detaylar, Türkiye’de basın özgürlüğü konusundaki tartışmalara yeni bir boyut kazandırabilir.
