ANTALYA (AA) - SÜLEYMAN ELÇİN - Toros Dağları'nın eteklerinde yaşayan 84 yaşındaki Yörük Gülistan Katter, el parmaklarının boğaza bastırılarak farklı sesler çıkarmaya dayanan "boğaz havaları" tekniğinin son temsilcileri arasında yer alıyor.

Bir dönem özellikle Yörükler arasında yaygın olan "boğaz havaları", Orta Asya'dan Anadolu'ya kadar taşınan kültür mirası örneklerinden biri.

El parmaklarının boğaza bastırılarak değişik ses çıkarma tekniğine dayalı türkü söyleme biçimi olan "boğaz havaları" tekniği, özellikle Toros Dağları'nın eteklerindeki köylerde yaşayan kadınlar arasında kullanılmaya devam ediyor.

Bu teknikle "boğaz havası" çalan kadınlara yörede "boğaz çalıcısı" adı veriliyor.

"Boğaz çalıcısı" her kadının farklı ezgiler çıkarması dolayısıyla bu tekniğin sadece sanat amaçlı değil, Yörük obaları arasında bir iletişim aracı olarak kullanıldığı da belirtiliyor.

Mersin'de 4 çoban tipi nedeniyle saklandıkları mağarada mahsur kaldı Mersin'de 4 çoban tipi nedeniyle saklandıkları mağarada mahsur kaldı

- Antalyaspor'un forma tanıtımında Gülistan ninenin boğaz ezgileri kullanıldı

Boğaz çalıcılarının "usta" olarak kabul edilen son temsilcileri arasında, Manavgat'ın Altınkaya Mahallesi'nde yaşayan 84 yaşındaki Gülistan Katter de yer alıyor.

Katter, çocuk yaşlarda keçilerini otlatırken farklı sürülerin başındaki 2 kız arkadaşıyla iletişim kurmak ve eğlenmek amacıyla bu tekniği öğrendi.

Arkadaşlarıyla karşılıklı "boğaz havaları" çalan Katter'in ezgilerine, Türk halk müziği sanatçıları tarafından türkülerde yer verildi.

Katter'in boğazından çıkan ezgiler, Antalyaspor'un "Yörük" temalı yeni sezon forma tanıtım videosunda da kullanıldı, sosyal medyada yüzlerce paylaşıldı ve dinleyenler tarafından beğeni topladı.

- "Boğaz çalmak bize atalarımızdan miras"

Gülistan Katter, AA muhabirine, 2 kız arkadaşıyla çocuk yaşlarda dağlarda boğaz çaldıklarını söyledi.

Boğaz çalarak birbirleriyle haberleştiklerini ifade eden Katter, "Arkadaşlarım boğaz çalmaya başlayınca onların nerede olduğunu, keyifli olduklarını anlardım. Ben de onlara karşılık verirdim. Boğaz çaldığımı duyan bir sanatçı bana 'Orta Asya'ya gittim, geldim' demişti, boğaz çalmak bize atalarımızdan miras." dedi.

Sesinin genç yaşlarda daha iyi olduğunu anlatan Katter, "Şimdi ben çok beğenmiyorum ama duyanlar çok seviyor. Antalyaspor'un forma tanıtımında boğaz çalgım kullanılmış, çok beğenilmiş. Mutlu oldum. Tek üzüntüm boğaz çalma geleneğinin benimle yok olması. Kimseye öğretemedim. Kızlarım öğrenmek istemedi. Keşke öğrenselerdi de bu gelenek bizlerden sonra da yaşamaya devam etseydi." diye konuştu.

Yaşlı kadının torunu Erkan Sevinç de sosyal medyadan "gezgin yörük" adıyla anneannesinin videolarını ve Yörük yaşantısına ilişkin görüntüleri paylaşarak kültürlerini tanıtmaya çalışıyor.

Antalya'da Yörük boğaz havası çalan kişi sayısının 10'dan daha az olduğunu dile getiren Sevinç, "Anneannemin sesi Antalyaspor'un paylaşımıyla Türkiye tarafından tanındı ve sevildi. Anneannem yaşayan bir kültür." ifadelerini kullandı.

Kaynak: aa