Walsh, Reuters’a yaptığı açıklamada, bu tür yüksek artışların geçmişte enflasyon üzerindeki etkilerini göz önünde bulundurarak, hükümetin daha yoksul kesimlere yönelik sosyal destek programlarına yönelmesi gerektiğini vurguladı.
Enflasyon ve Faiz İndirimleri Üzerine Eleştiriler
IMF’nin Washington'daki yıllık toplantısı sırasında konuşan Walsh, Türkiye’de ardışık enflasyon oranlarının hâlâ yüzde 2’nin üzerinde seyrettiğini belirtti. Bu durumu göz önüne alarak, faiz indiriminden bahsetmenin "muhtemelen erken" olduğunu ifade etti. Walsh, “Ankara'nın, 2024 başında yüzde 49'luk bir zam yapmasının ardından asgari ücretle ilgili alacağı yeni kararlar dikkatle izleniyor” dedi.
Walsh, 2024 başında yapılan asgari ücret artışının ilk çeyrekte enflasyonu keskin bir şekilde yükselttiğini, bu durumun da enflasyon beklentileri üzerinde olumsuz bir etkisi olduğunu söyledi. “Bu yıl bunun olmamasını umuyoruz. Yüksek enflasyona sahip birçok ülkede yaşanan deneyimlere dayanarak, ulusal düzeyde bu şekilde ücret belirlemek, enflasyon beklentileri için büyük bir çıpa olabilir” dedi.
Sosyal Destek Programlarına Yönelin
IMF yetkilisi, Türkiye'nin düşük gelirli hanelere nakit transferleri yoluyla destek sağlayacak sosyal programlar geliştirmesi gerektiğini önerdi. Walsh, “Düşük ücretle çalışanların gelirlerini artırmaya yardımcı olmak için devlet desteğini daha iyi hedeflemeye odaklanmalısınız” ifadelerini kullandı.
Uzmanlara göre, ocak ayında asgari ücrete yapılacak zamma ilişkin piyasa beklentisi yaklaşık yüzde 25 civarında oluşuyor. Ayrıca, yabancı kuruluşlar da Türkiye’ye yaptıkları ziyaretlerin ardından benzer şekilde yüzde 25’lik bir zam oranını raporlarına yansıtmış durumda.
IMF’nin uyarıları, Türkiye’de enflasyon ve asgari ücret politikalarının yanı sıra sosyal destek programlarının geleceği açısından kritik bir önem taşıyor. Hükümetin, uluslararası kuruluşların önerilerini dikkate alarak alacağı kararlar, hem ekonomik istikrar hem de sosyal denge açısından belirleyici olacak.