Sabahın erken saatlerinde tarlalarda mesaiye başlayan işçiler, başta İtalya, Amerika, İngiltere ve Fransa olmak üzere birçok ülkeye ihraç edilen kurutulmuş domateslerin üretim sürecinde büyük emek harcıyor.
Zorlu Şartlar Altında Büyük Emek
Her yıl yaz aylarında iş bulmak için gelen mevsimlik tarım işçileri, sabah 04.00’te başladıkları mesailerini akşam 20.00’ye kadar sürdürüyor. 80 ton domatesin günlük olarak toplandığı bu süreçte, işçiler domatesleri ikiye bölerek metrelerce uzunluktaki beyaz brandalar üzerinde kurutmaya bırakıyor. Tuzlama işlemi de yapılarak domateslerin kuruma süreci hızlandırılıyor.
Domatesler Dünya Pazarına Açılıyor
Toplanan domatesler önce İzmir’deki fabrikalara, ardından başta Avrupa ve Amerika olmak üzere dünya pazarına gönderiliyor. Pirinçlik’te çalışan tarım işçileri, bölgenin ekonomisine katma değer sağlarken, yetersiz çalışma koşulları ile de mücadele etmek zorunda kalıyorlar. Su ve elektrik imkanlarının kısıtlı olduğu bölgede, sıcak hava ve sinekler işçilerin işini daha da zorlaştırıyor.
“İşçilere Kimse Bakmıyor”
Tarım işçilerinin başı Salih Merce, çalışma şartlarının zorluklarından bahsederek, "Sabah 04.00’te kalkıp akşam 20.00’ye kadar çalışıyoruz. Hava çok sıcak, su ve elektrik yetersiz. İşçilere kimse bakmıyor ve derdini anlamıyor," ifadelerini kullandı. Merce, günde en az 70-80 ton domatesin toplandığını ve kurutma sürecinin 5-6 gün sürdüğünü belirtti.
Öğrenciler de Tarlada
Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğrencisi Kasım Bengi, harçlık çıkarmak amacıyla domates tuzlama işinde çalıştığını söyledi. 50 kiloluk tuz çuvallarını kaldırmanın zorluğuna dikkat çeken Bengi, "Yazın çalışıp kışın okul masraflarımı karşılıyorum," dedi.
Şanlıurfa’dan gelen bir başka tarım işçisi Gülizar Sadak ise, kazandığı parayla sınava hazırlanacağını belirterek, "Her yıl bu işi yapıyorum. Kazandığım yevmiyeyle dershaneye gideceğim ve kitap alacağım," şeklinde konuştu.
Tarım işçilerinin büyük emek harcadığı bu süreç, bölgenin tarım ekonomisine katkı sağlarken, zor çalışma koşulları ve yetersiz imkanlar altında gerçekleşiyor.