Emekli bir öğretmen olan narenciye üreticisi, ürettiği mandalinayı satamamanın üzüntüsünü şu sözlerle ifade etti: "Ürettiğim mandalinayı satın almaya gelen şahıs ve firmalar, üretim maliyetinin altında teklifte bulundular. Bu şartlarda satış yapmak maliyetin altında olması hak değil. Ancak alıcılar, ihracat olmadığı için piyasada mandalina fiyatının çok düşük olduğunu belirterek, aldığı malı karsız satamayacaklarını dile getirdiler. Hal böyle olunca mandalinayı satamamaktan çok emeğime üzülüyorum."
Piyasada görülen fiyatlarla üreticinin maliyeti arasındaki uçurum, tüccarların tarlada ağaç başında verdikleri fiyatların zamanla düşmesine neden oluyor. Örneğin, Osmaniye'de genel fiyatın 5 TL civarında olduğu bir dönemde, tüccarlar şimdi sadece 1 veya en fazla 1.5 TL fiyat teklif ediyorlar. Bu durum, üreticilerin zararına satmalarına ve maliyetlerini karşılamakta zorlanmalarına neden oluyor.
Ankara, İstanbul, Erzurum ve Hakkari gibi farklı bölgelerde ise marketlerde satılan mandalina fiyatları 15-20 TL civarında seyrediyor. Bu durum, üreticilerin yerel piyasada rekabet etmekte zorlanmalarına ve ürünlerini satamamalarına yol açıyor.
Özellikle bu yıl yaşanan sıkıntılar, üreticilerin gelecek yılki rekolte düşüşü ve çürük mandalinaların ağaç bakımını engelleyerek yeni sıkıntılara neden olabileceği endişesini beraberinde getiriyor.
Çukurova bölgesindeki birçok üretici, mandalinanın dalında çürümesi nedeniyle toplama ve çöpe dökme işlemi için ek nakliye masraflarıyla karşı karşıya kaldı. Bu durum, üreticilerin bu yıl ekonomik açıdan büyük zararlar yaşamasına neden oldu. Üretim kadar pazarlama sürecinin de önemli olduğu vurgulanarak, üreticilere destek olunması ve pazarlama stratejilerinin geliştirilmesi çağrısında bulunuldu.
Haberin sonunda, Hatay/Dörtyol işçesinde yaşanan benzer bir durumun fotoğrafları ve detaylarına da yer verildi. Mandalina üreticisinin, çürümeye terk etmek zorunda kaldığı ürünlerini römorklara dökmesiyle ilgili görseller okuyuculara sunuldu.