Asgari Ücret Tespit Komisyonu, aralık ayında bir araya gelerek yeni asgari ücreti belirleyecek. 7 milyon doğrudan, milyonlarca kişi ise dolaylı olarak bu karardan etkilenecek. Çalışanlar, pazarlık masasında hangi oranın esas alınacağını merakla beklerken, enflasyon oranı ve işveren talepleri zammın boyutunu belirleyecek iki ana parametre olarak öne çıkıyor.

Enflasyonun Rolü: Gerçekleşen ve Beklenen Oranlar

Asgari ücret zammı için en önemli etkenlerden biri, 2024’ün sonundaki gerçekleşen enflasyon oranı. Ekonomistlerin beklentisi, yılsonu enflasyonunun yüzde 44 civarında gerçekleşmesi yönünde. Bu durum, asgari ücrette yapılacak zammın da yüksek olacağına işaret ediyor. Gazeteci Ferhat Murat, bu noktada kritik bir değerlendirme yaptı. Murat’a göre, eğer enflasyon gerçekleşen oranla uyumlu giderse, yüzde 44’lük bir zamla birlikte asgari ücretin 24 bin 483 TL olması bekleniyor. Buna bir de refah payı eklenirse, asgari ücretin 25 bin TL’ye yaklaşması ihtimali bulunuyor. Bu da, yaklaşık yüzde 50'lik bir artışı işaret ediyor.

İşverenler Yüzde 25'lik Zam İstiyor

Ancak işverenlerin beklentisi daha düşük seviyelerde. İşverenler, zam oranının yüzde 25 civarında olmasını talep ediyor. Bu durumda, asgari ücretin 21 bin 252 TL olması söz konusu. Ekonomistler ve iş dünyası arasındaki bu uçurum, pazarlıkların ne kadar sert geçeceğini de gözler önüne seriyor.

Yüzde 21'lik Zamda Ne Olur?

Asgari ücrette yüzde 21'lik bir artış yapılması durumunda ise, Türkiye’nin 2024 yılı enflasyon oranı göz önünde bulundurulduğunda, ciddi bir alım gücü kaybı yaşanması kaçınılmaz. Ortodoks ekonomi politikalarını savunan ekonomistler, maaş zamlarının enflasyon beklentilerine göre yapılması gerektiğini savunuyor. Ancak, 2024 yılında yüzde 44’lük bir enflasyon artışını yaşamış bir çalışanın, yüzde 21’lik bir zammı kabul etmesi halinde, yaklaşık yüzde 23'lük bir alım gücü erimesi yaşanacak. Bu da, düşük gelirli çalışanları daha da zorlayacak bir durum.

Fırsatçılıkla Mücadele Gerekiyor

Karayiğit Ailesinden Osmaniye’ye Modern Mağaza Yatırımı Karayiğit Ailesinden Osmaniye’ye Modern Mağaza Yatırımı

Ekonomist Ferhat Murat, asgari ücrete yapılacak düşük oranlı bir zammın, piyasada fırsatçılıkla mücadele etmeden sürdürülebilir olmayacağına dikkat çekiyor. “Eğer yüzde 21’lik bir zam yapılırsa, gıda fiyatlarındaki artış hızının mutlaka sıfırlanması gerekir. Yani marketlerde yeni zamlar olmamalıdır,” diyen Murat, böyle bir senaryoda hükümetin daha sert tedbirler alması gerektiğini vurguluyor.

Zam Beklentileri ve Ekonomik Denge

Asgari ücret zammı konusunda hükümetin nasıl bir politika izleyeceği, önümüzdeki dönemde daha da netleşecek. Ancak hem çalışanlar hem de işverenler arasında dengeli bir çözüm bulunmazsa, bu zammın ekonomi üzerinde uzun vadeli olumsuz etkileri olabilir. Yüzde 21’lik bir artışın alım gücünde ciddi bir erimeye yol açacağı ve piyasada daha fazla fırsatçılığa neden olacağı öngörülüyor. Diğer yandan, yüzde 44’lük bir zam ise, enflasyonun üzerinde bir artış anlamına gelecek ve bu da işverenler için büyük bir mali yük oluşturacak.

Editör: Sude Elif Sezen