Muğla’nın Milas ilçesindeki Akbelen Ormanı, uzun süredir çevrecilerin ve köylülerin mücadelesiyle gündemde. Ancak maden şirketleri, kömür çıkarma faaliyetlerine devam ederek bölgedeki su kaynaklarını ve tarımı tehdit ediyor.
Su Kaynakları Risk Altında
Akbelen Ormanı, yalnızca zengin doğal ekosistemiyle değil, aynı zamanda Bodrum ve Milas gibi önemli turizm bölgelerinin su ihtiyacını karşılamasıyla da büyük bir öneme sahip. Uzmanlar, maden faaliyetlerinin yer altı suyu akışını bozarak bölgedeki su krizini derinleştireceğini belirtiyor.
🔹 Prof. Dr. Doğan Kantarcı: "Bodrum’un su kaynakları Akbelen’den besleniyor. Maden çalışmaları bu kaynakları kurutabilir."
40 Bin Zeytin Ağacı Tehlikede
Bölgedeki 40 bin zeytin ağacı, hem yerel halkın geçim kaynağı hem de Türkiye’nin tarımsal mirası açısından büyük bir öneme sahip. Ancak maden şirketlerinin çalışmaları, zeytinlikleri doğrudan tehdit ediyor.
📢 "Zeytin yasası, tüm zeytin emekçilerinin güvencesidir. Değiştirilmesine izin vermeyeceğiz!" – İkizköy Muhtarı Nejla Hanım
Yetkililer, maden şirketlerinin yasayı değiştirmek için girişimlerde bulunduğunu iddia ederken, köylüler bu hukuksuz girişimlere karşı mücadeleye devam edeceklerini vurguluyor.
Mücadele Tüm Türkiye’yi İlgilendiriyor
Akbelen’de yaşananlar yalnızca yerel bir çevre sorunu değil, aynı zamanda Türkiye’deki tüm zeytinliklerin ve tarım alanlarının geleceğiyle ilgili bir mücadele. Eğer zeytin yasası değiştirilirse, bu diğer tarım arazilerinin de madencilik faaliyetlerine açılmasının önünü açabilir.
Çevreciler ve köylüler, hukuki yollarla ve kamuoyu oluşturularak zeytin yasasının korunması gerektiğini savunuyor. Akbelen Ormanı’ndaki direniş, Türkiye’nin doğasını ve tarımını koruma mücadelesinin sembolü haline gelmiş durumda.
