Bu trendin en çok talep gördüğü ülkelerden biri ise Avrupa Birliği (AB) üyesi Malta. Malta, sunduğu sınırsız ikamet izni ve vatandaşlık prosedürleriyle, diğer ülkelere kıyasla daha az masraflı ve hızlı sonuçlanan işlemleri sayesinde dikkat çekiyor.
Sınırsız İkamet İzni Büyük Avantajlar Sağlıyor
Avukat Abide Gülel, Malta’da ikamet izni ve vatandaşlık başvuruları hakkında önemli bilgiler verdi. Gülel, Malta’nın sunduğu sınırsız ikamet izninin, Schengen bölgesinde serbest dolaşım hakkı tanıdığını ve bu iznin sadece başvuru sahibine değil, aynı zamanda aile üyelerine de geçerli olduğunu vurguladı.
İkamet izni almak isteyenlerin Malta Hükümeti ile çalışan aracı kurumlar üzerinden başvuru yapmaları gerektiğini belirten Gülel, sürecin ekonomik kazançtan ziyade Malta’nın tanıtımı ve suça karışmamış kişilerin ülkede ikamet ve vatandaşlık kazanmasına yönelik olduğunu söyledi.
Malta’da sınırsız ikamet izni almak isteyenler için maddi yükümlülükler şu şekilde sıralanıyor:
- 40 bin Euro’luk iade edilmeyen idari ücret ödemesi yapılması gerekiyor. Bu tutarın 10 bin Euro’luk kısmı başvuru sırasında, kalan kısmı ise daha sonra ödeniyor.
- Başvuru sahipleri, yıllık 12 bin Euro karşılığında Malta’da beş yıllığına bir mülk kiralamak zorunda. Güney Malta ve Gozo için bu tutar 10 bin Euro.
- Mülk kiralayanlar, ayrıca 58 bin Euro’luk devlet katkısını ödemekle yükümlü.
Malta Vatandaşlığı İçin Gerekenler
Malta vatandaşlık programı ise sınırlı kontenjana sahip ve 18 yaşını doldurmuş, suça karışmamış her bireyin başvurabileceği bir program. Malta vatandaşlığı için gerekenler ise şu şekilde:
- Malta’da 350 bin Euro karşılığında bir mülk satın almak. Güney Malta ve Gozo için bu tutar 300 bin Euro.
- Mülk satın alanların, ayrıca 28 bin Euro’luk devlet katkısını ödemesi gerekiyor.
- Başvuru sahibi, bakmakla yükümlü olduğu her ek yetişkin için ekstra 7 bin 500 Euro ödeme yapmak zorunda.
Malta vatandaşları, Schengen bölgelerinde yaşama hakkına sahip olurken, ABD de dahil olmak üzere 160 ülkeye vizesiz seyahat edebilme imkanına kavuşuyor. Bunun yanı sıra, Malta vatandaşlarının tüm haklarından yararlanma fırsatını elde ediyorlar.
Avukat Abide Gülel’in ofisi, Malta Hükümeti ile imzalanmış bir sözleşme kapsamında Türk başvuruculara bu süreçte rehberlik hizmeti sunuyor. Malta’nın cazip oturma izni ve vatandaşlık fırsatları, Türk vatandaşları için yeni bir kapı açarken, bu süreçte uzman desteği almak büyük önem taşıyor.
Malta Cumhuriyeti, Güney Avrupa'da yer alan ve Akdeniz'in stratejik konumunda bulunan bir adalar devleti olarak tarihte önemli bir rol oynamıştır.
Malta, Sicilya'nın güneyinde, Orta Akdeniz'de yer alan ve 237 km² yüz ölçümüne sahip en büyük ada olan Malta, Gozo ve Comino adalarından oluşan Malta takımadalarının bir parçasıdır. Bu adalar, tarih öncesinden günümüze kadar birçok medeniyetin izlerini taşımaktadır.
Tarih Öncesi Dönem ve Eski Medeniyetler
Malta'nın tarihi, Neolitik Dönem'e kadar uzanır. Birzebbuga yakınlarındaki Ghar Dalam mağarasında bulunan kalıntılar, adada 1. Neolitik Dönem'de yaşayan insanların varlığına işaret etmektedir. Bu dönemde inşa edilen tapınaklar, Malta'nın “Kutsal Ada” olarak anılmasına yol açmıştır. Ggantija Tapınakları gibi yapılar, yeryüzündeki en eski ve hala ayakta duran abideler olarak bilinmektedir.
MÖ 800'lerde Fenikeliler, Malta'ya yerleşerek adanın tarih sayfalarına girişini sağlamıştır. Ardından gelen Kartacalılar ve Romalılar, Malta'nın Akdeniz'deki stratejik önemini pekiştirmiştir. MÖ 218'de Roma İmparatorluğu'nun bir parçası haline gelen Malta, St. Paul'un MS 60'ta adaya gelişiyle Hristiyanlıkla tanışmıştır. Romalılar dönemi, Malta'nın kültürel ve dini yapısını büyük ölçüde şekillendirmiştir.
Hospitalier Şövalyeleri ve Osmanlı Kuşatması
1530 yılında Malta'ya yerleşen St. John Şövalyeleri, adada güçlü bir savunma hattı kurmuş ve ticaretle birlikte sosyal yapıyı geliştirmiştir. 1565 yılında Osmanlı İmparatorluğu tarafından gerçekleştirilen Malta Kuşatması, 4 ay süren zorlu bir mücadeleye sahne olmuştur. Kuşatma, Sicilya'dan gelen yardımla püskürtülmüş ve Şövalyeler, bu zaferin ardından adada büyük bir kalkınma hamlesi başlatmıştır. Bu dönemde inşa edilen Valletta şehri, Malta'nın mimari ve kültürel zenginliğini yansıtan önemli bir merkez haline gelmiştir.
Britanya Dönemi ve Modern Malta
1800'de Britanya'nın adayı kuşatmasıyla Malta, 1,5 yüzyıl sürecek İngiliz egemenliği altına girmiştir. Bu dönemde Malta, İngiltere için stratejik bir öneme sahip olmuştur. 1964 yılında bağımsızlığını kazanan Malta, İngiltere ile olan bağlarını koparmış ve 1974'te cumhuriyet ilan edilmiştir. 1980'lerde Malta, tarafsız bir politika izlemeye çalışmış, Arap ülkeleriyle ve Avrupa devletleriyle dengeli ilişkiler kurmayı hedeflemiştir.
Avrupa Birliği Üyeliği ve Günümüz Malta'sı
1 Mayıs 2004'te Avrupa Birliği'ne üye olan Malta, 1 Ocak 2008'de Avro Alanı'na katılmıştır. Bugün, Malta Cumhuriyeti, tarih boyunca geçirdiği dönüşümlerin izlerini taşıyan ve Akdeniz'in kalbinde stratejik önemini koruyan bir adalar devleti olarak varlığını sürdürmektedir.
Sonuç olarak, Malta, tarih boyunca farklı medeniyetlerin etkisi altında kalmış, stratejik konumu nedeniyle birçok defa el değiştirmiştir. Ancak, bugün bağımsız ve Avrupa Birliği üyesi bir devlet olarak varlığını sürdürmekte, zengin kültürel mirası ve tarihi yapılarıyla dünya sahnesinde önemli bir yer tutmaktadır.