Dava, İmamoğlu’nun, terör örgütü PKK üyesi olduğu gerekçesiyle tutuklanan CHP'li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’e destek amacıyla yaptığı konuşmada Erdoğan’a yönelik açıklamalarına dayanarak açıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı Ahmet Özel’in İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne sunduğu dava dilekçesinde, İmamoğlu’nun, "eli sopalı" ve "karanlık hamlenin peşinde koşan iktidar" gibi ifadelerle Cumhurbaşkanı’nı hedef aldığı belirtildi. Dilekçede, İmamoğlu’nun sözlerinin, Erdoğan'ın kişilik haklarına saldırı niteliği taşıdığı ve Cumhurbaşkanı'nı kamuoyunda küçük düşürme amacı taşıdığı ifade edildi.
Dava dilekçesinde, İmamoğlu’nun konuşmasının, Erdoğan’ın toplum gözündeki itibarını zedelediği ve Cumhurbaşkanı’nı halkın gözünde hedef haline getirmeye çalıştığı ileri sürüldü. Dilekçede ayrıca, İmamoğlu’nun, “Bir başka karanlık hamlenin peşinde koşan bir iktidarla karşı karşıyayız. Uyduruk sebeplerle terörist ilan edip, tutuklayıp Esenyurt'u kayyuma emanet ettiler” şeklindeki sözleriyle yargının bağımsızlığına yönelik olumsuz bir algı oluşturduğu, adeta Erdoğan’ın yargıyı manipüle ettiği izlenimi yaratmaya çalıştığı savunuldu.
"Kötü Niyetli Algı Operasyonu"
Dava dilekçesinde, İmamoğlu’nun Erdoğan’ı “seçimlerde eli sopalı” gibi ithamlarla suçlamasının, halkın iradesini hiçe sayar nitelikte olduğu ve kötü niyetli bir algı operasyonu içerdiği belirtildi. Erdoğan’ın meşru bir lider olarak demokratik yollarla halkın güvenini kazandığı, buna karşılık İmamoğlu’nun konuşmasıyla halkı kışkırtmayı amaçladığı ifade edildi.
İmamoğlu'nun, Cumhurbaşkanı’na yönelik ağır ithamlarda bulunduğu ve bu nedenle manevi tazminat talep edildiği dile getirildi. Erdoğan, 31 Ekim 2024 tarihli mitingdeki ifadeler nedeniyle 1 milyon lira manevi tazminatın yasal faizle birlikte İmamoğlu’ndan tahsil edilmesini talep etti.