Gündem

Mersin Üniversitesi'nde Kadın Cinayetlerine Karşı tepki: "Katledilen Kadınlar Isyanımızdır!"

Mersin Üniversitesi’nde bir araya gelen Mersin Üniversiteli Kadınlar, artan kadın cinayetlerine karşı seslerini yükselterek, üniversite önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

Abone Ol

"Katledilen kadınlar isyanımızdır" yazılı pankart açan öğrenciler, üniversite caddesinde yürüyüş yapmak istediklerinde, güvenlik güçleri tarafından yasal olmadığı gerekçesiyle engellendi. Bu durum, öğrencilerle polis arasında arbede yaşanmasına neden oldu.

Yürüyüşte Kadın Cinayetleri Protesto Edildi

Basın açıklamasını Mersin Üniversitesi Kadınları adına yapan Nazar Dere, "Kadın katliamı var! Öldürülen kız kardeşlerimiz için yasta değil isyandayız!" diyerek, kadına yönelik şiddet ve cinayetlere karşı duydukları öfkeyi dile getirdi. Dere, her gün kadınların yaşamlarının tehdit altında olduğunu vurgulayarak, “Mersin Üniversiteli kadınlar olarak her gün kadınların katledilmesine karşı isyanımızla bugün burada öldürülen kız kardeşlerimizin hesabını sormak ve yaşamlarımızı savunmak için toplandık. Biz kadınlar her gün evlerimizde, sokak ortasında, iş görüşmesinde, yaşamın her alanında öldürülüyorken erkek şiddetiyle mücadele etmek için gücümüzü birbirimizden alıyoruz” dedi.

"Umutsuzluğa Kapılırsan Bu Kalabalığı Hatırla!"

Dere, konuşmasına şu sözlerle devam etti: “Umutsuzluğa kapılırsan bu kalabalığı hatırla! KADINLAR BİRLİKTE GÜÇLÜ!” ifadesini kullandı. Kadın cinayetlerinin yaygın olduğunu ve "Her yer suç mahalli!" sloganıyla tepki gösteren Dere, son sekiz günde dokuz kadının öldürüldüğünü hatırlatarak, "İkbal’i ve Ayşenur’u öldürenin sadece Semih Çelik olmadığını biliyoruz! 6 Ekim’de Mezitli’de öldürülen Sonay Öztürk’ün katilinin sadece Uğur Araç olmadığını biliyoruz!" dedi.

6284 Sayılı Kanun ve İstanbul Sözleşmesi'ne Dikkat Çekildi

Dere, 6284 sayılı kadına yönelik şiddetin önlenmesine dair yasanın etkin bir şekilde uygulanmadığını vurgulayarak, “Kadın cinayetlerinin sorumluları 6284’ü uygulamayanlardır. İstanbul Sözleşmesi’nden bir gece de tek adamın kararıyla çıkanlar, kazanılmış haklarımızı tartışmaya açanlar, cezasızlık ve aile politikalarını uygulayandır!” dedi.

Devletin Rolü ve Kadınların Gücü

“Erkek vuruyor devlet koruyor” diyen Dere, devletin kadın cinayetleriyle ilgili duyarsızlığını eleştirdi. Kadınların en yakınları tarafından bile şiddete maruz kaldığını dile getiren Dere, “Çünkü biz kadınların mücadeleyle, söke söke kazandığımız 6284 sayılı kadınlara yönelik şiddetin önlenmesine dair yasa etkin bir şekilde uygulanmıyor” ifadesini kullandı.

Son Olaylar ve Kadınların Güvenliği

Son günlerde yaşanan kadın cinayetlerine de değinen Dere, “Dün bir kadın daha öldürüldü. Tekirdağ’da Fatma Özdemir, Eren Uzuner tarafından öldürüldü. İzmir’de Özge Polat boşandığı erkek tarafından vuruldu, hayati tehlikesi devam ediyor. 8 günde 9 kadının öldürüldüğü haberini aldık. Bir kişi daha eksilmek istemiyoruz!” diyerek, kadınların güvenliğinin tehlikede olduğunu ifade etti.

Mücadele ve Dayanışma Vurgusu

Dere, Mersin Üniversiteli kadınlar olarak, yurtlarının önünde, kampüs içinde ve sokaklarda erkeklerin sürekli taciziyle karşı karşıya kaldıklarını dile getirerek, “Ülkenin her yerindeki üniversiteli kadınların güvende olmadığını biliyoruz” şeklinde konuştu. Kadınların birbirlerinin sesi ve yoldaşı olmaya devam edeceklerini belirten Dere, “Geceleri de sokakları da meydanları da terketmiyoruz. Yaşasın feminist mücadelemiz. Yaşasın kadın dayanışması!” ifadeleriyle konuşmasını sonlandırdı.

Kadınların Sesi Yükseliyor

Mersin Üniversitesi’ndeki bu eylem, kadına yönelik şiddete ve cinayetlere karşı toplumda artan bir farkındalık yaratma amacını taşıyor. Üniversite öğrencileri, kadına yönelik şiddet ve cinayetlere karşı duruşlarını kararlılıkla sürdürerek, haklarının savunulması için mücadele edeceklerini duyurdular. Kadınların yaşadığı sorunların görünür kılınması adına gerçekleştirilen bu tür etkinliklerin, toplumsal değişim için önemli bir adım olduğu vurgulanıyor.