2024 yılının ilk altı ayında 15 şehirde düzenlenen 87 etkinliğe 500.000’den fazla kişi katılım sağladı. Türkiye’ye gelen ünlü Pannon Filarmoni Orkestrası, Macaristan Ulusal Tiyatrosu ve Yvette Bozsik Dans Topluluğu gibi 500’den fazla sanatçı etkinliklerde yer aldı. Bu önemli kültürel projeyi ve Osmaniye’ye olan etkisini Macar Kültür Merkezi Müdürü Áron Sipos ile konuştuk.
Áron Bey, Türkçeye çok hakimsiniz, nasıl öğrendiniz anlatır mısınız?
Başta çocukluğum olmak üzere, farklı dönemlerde hayatımın 20 yılı Türkiye'de geçti. Çocukluğumda 1986-1992 yılları arasında Ankara'da ailemle birlikte yaşadım. Annem Ankara Üniversitesi’nde Macar dil uzmanı olarak çalıştı. Türkçeyi unutmamam için annem bana Türkçeye çevirmek için metinler veriyordu. Bu sayede Türkçem gelişti ve ilerleyen yıllarda Türkiye'deki projelerde yer alma şansı buldum.
Macar-Türk Kültür Yılı’nın başlangıcından itibaren altı ayda neler yapıldı?
Kültür Yılı’nın ana teması dostluk ve işbirliği. İlk altı ayda 80'den fazla etkinlik gerçekleştirdik. Şubat ayında, deprem bölgesini ziyaret ve halka moral vermek adına Malatya ve Osmaniye'ye Macar grup Kerekes Band’i götürdük. Ayrıca, Adana Portakal Çiçeği Karnavalı’na katılarak Macar yemeklerini ve danslarını tanıttık, geleneksel Macar el işi atölyeleri düzenledik. Çağdaş Macar sanatını temsil eden beş büyük sanatçının eserlerinden oluşan sergi Tekirdağ, Ankara, Nevşehir, Kütahya, Bodrum’da sergilendi ve üniversitelerde atölye çalışmaları düzenlendi.
Osmaniye’deki etkinliklerden biraz daha bahseder misiniz?
Osmaniye bizim için önemli bir lokasyon. Türk ve Macar kültürleri arasında tarihi bir bağ var. Macar besteci Béla Bartók ve Türk Beşleri'nin ünlü bestecisi Ahmet Adnan Saygun, Osmaniye'de bir yörük köyünde Türk Halk Müziği derlemesi yapmış. Bu bağlamda Osmaniye’de Cebeli Bereket Kültür Merkezi’nde Bartók’a adanmış küçük bir salon bulunuyor. Macar-Türk Kültür Yılı kapsamında Osmaniye’de müzik, dans ve sanat atölyeleri düzenledik ve bu etkinlikler büyük ilgi gördü.
Bu yılın ikinci yarısında Osmaniye için neler planlanıyor?
Sonbahar döneminde Osmaniye’de bir dizi etkinlik planlıyoruz. Özellikle Bartók’un eserleri ve Türk halk müziği üzerine çalışmalar yapacağız. Ayrıca, Osmaniye’deki Cebeli Bereket Kültür Merkezi’nde bir dizi konser ve sanat atölyesi düzenleyeceğiz. Bu etkinlikler aracılığıyla iki ülke arasındaki kültürel bağı daha da güçlendirmeyi hedefliyoruz.
Yeni projelerden bahseder misiniz?
Sonbaharda büyük bir proje heyecanla bekleniyor. Macaristan Milli Bankası'nın 20. yüzyıl çağdaş Macar sanatından oluşan özel bir koleksiyonu İstanbul’a gelecek. Bu sergi Eylül-Ocak arasında, 5 aylık bir dönemde sergilenecek. Kasım ayında ise İstanbul’da, Macaristan’daki cam ve seramik sanatının geçmişten günümüze yolculuğunu tarif eden bir sergi olacak. Ayrıca, Osmaniye’de benzer projeler üzerinde çalışıyoruz.
Macar-Türk Kültür Yılı etkinlikleri, iki ülke arasındaki kültürel alışverişi ve dostluğu pekiştirirken, Osmaniye’nin de bu büyük organizasyonda önemli bir rol oynaması, yerel halk için gurur verici. Etkinliklerin devamında Osmaniye’de daha birçok proje ve etkinliğin gerçekleştirilmesi planlanıyor. Bu kültürel buluşmalarla Osmaniye’nin tarihi ve kültürel zenginliklerinin daha geniş kitlelere tanıtılması hedefleniyor.